Kehribar kelimesi bebeği olan birçok kişinin duyduğu veya araştırdığı değerli bir taş. Kehribar kolye veya bilekliklerin, özellikle bebeklerin diş sancısını azalttığını söylüyorlar, bence haklılar. Bizzat denedim gördüm. Şimdi, arkadaşım Hande Taş’ın kehribar hikayesi Beneklifil’i sizinle paylaşma vakti.
Hande ile yıllar önce aynı müzayede şirketinde çalışmıştık. Ben aynı şirketin dergisinde editördüm, o ise müzayedede koordinatördü. İlk görüşte ne kadar nahif ve duru bir güzelliği olduğu gözüme çarpmıştı. Tanıdıkça da dışı gibi içinin de güzelliğini ve çok çalışkan olduğunu gördüm. Bir süre sonra ben dergiden ayrıldım. Aradan yıllar geçti ama sosyal medya sayesinde birbirimizden hep haberdar olduk. Bir kızı olduktan sonra işten ayrılmış, kendine yepyeni bir meslek edinen o muhteşem kadınlardan biri olmuş Hande.
Ben de Deniz Bora’yı beklerken haberleştik ve bana sertifikalı kehribar kolyelerinden gönderdi. Ve bu kehribar kolyenin, Deniz Bora’nın dördüncü ayında başlayan diş sancılarını hafiflettiğini söylemeliyim. İster inanın ister inanmayın ama bebeğinizin diş kaşınmaları ve sancıları başladıktan sonra mutlaka bir kehribar kolye edinmenizi öneriyorum. Tabii sertifikalı olanından.
Gelin kehribarın gizemini Beneklifil‘in yaratıcısı Hande’den dinleyelim.
2010 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi, Sanat Yönetimi Bölümü’nden mezun oldum. Ardından uzun seneler müzayede sektöründe öncü bir firmada koordinatörlük yaptım. Ve bebek sahibi olmaya karar vererek çok sevdiğim işimden ayrılma kararı aldım.
Beneklifil fikri nasıl ortaya çıktı peki?
Bebeğimi kendim büyütmek istememin yanı sıra özel sektörün uzun çalışma saatleri ve hafta sonu çalışma şekli de, işimden ayrılmak istememde en büyük etken oldu. Bu dönemde evden yürütebileceğim ve aynı zamanda bebeğimle de vakit geçirebileceğim bir iş kurma düşüncesi içindeydim. Ve kehribar ile tanıştım. Bebeklerdeki etkileri konusunda derin bir araştırma sürecinden sonra ticaretini yapmaya karar vererek Ekim 2017 yılında şirketimi kurdum.
“Kolyelerin hepsi ipek ve polyester karışımı bir ipe dizili”
Ürünlerim; kehribar bebek kolye ve bileklikleri, yetişkinler için kehribar kolye ve bileklikler ile ahşap diş kaşıyıcılardan oluşuyor. Litvanya’dan ithal ettiğim tüm kehribar kolye ve bileklikler A + kalitede %100 gerçek Baltık Kehribarı olup sertifikalı. Tüm bebek ve anne kolyeleri ile bebek bileklikleri ipek ve polyester karışımı bir ipe dizili ve vidalı sistem ile açılıp kapanıyor. Her boncuk ise ayrı ayrı düğümlü.
Yetişkinlerde ise başta guatr, tiroid ve dolaşım sistemi rahatsızlıkları için destek sağlayabiliyor. Ayrıca çok pozitif enerjisi olan ve tamamen bir doğal madde olduğu için böyle bir takı kullanmak iyi bir his yaratıyor. Anksiyete, migren ve bronşit gibi değişik rahatsızlıklar için tavsiye üzerine kullanan çok müşterimiz var. Beneklifil.com için özel hazırlanan Kayın Ağacından imal diş kaşıyıcılarımız ise yuvarlak formuyla tutuş kolaylığı sağlıyor ve batma riskini ortadan kaldırıyor. Bebekleriniz organik bir malzeme ile dişlerini kaşırken, aynı zamanda ellerinde çevirerek de el becerilerini ve görsel algılarını geliştirebiliyorlar.
Öncelikle dünyada kullanan aileleri inceledim. Kehribarın en yaygın oluğu bölgeleri ve kullanım alanlarına baktım. Özellikle Rusya ve Avrupa’da çok yaygın olan kehribar kullanımının yüzyıllar öncesine dayanmakta olduğunu hatta bunun yanı sıra Uzakdoğu’da da yaygın olarak kullanıldığını öğrendim. Daha da erken dönemlere gidersek kehribarın kullanımı eski Mısır firavunları dönemine kadar uzanıyor ve Türk bilim insanı İbni Sina’nın da kullandığı ilaç içeriklerinde kehribardan faydalandığı biliniyor. Biz Türk aileleri henüz çok yeni tanışıyoruz ancak kehribar doğal içeriği ile yüzyıllardır şifa dağıtmaya devam ediyor. Bugün her ailenin evinde ağrı kesici olarak kullandığı eczanelerde satılan ilaçların içeriğinde de kehribara şifasını veren süksinik asit bulunuyor.
“Güvenlik konusunda endişelenen aileler için kullanım kılavuzu gönderiyorum”
İçeriğine bakmak gerekirse, kehribar doğada binlerce yıldan oluşan tamamen doğal bir madde, çam benzeri ağaçların reçinelerinin sertleşmesi aslında. Yüksek ısıda tekrar reçineye dönüyor. Dolayısıyla taş veya metal değil, o yüzden çok hafif ve yumuşak dokulu bir madde. Ancak tabii ki bebeklerimiz için her şey bir tehlike doğurabiliyor. Bu nedenle kolyelerimiz ve bilekliklerimizde önemli güvenlik önlemleri mevcut. Kullanılan iplik, ipek-polyester karışımı çok sağlam bir iplik, bir yetişkin bile çekiştirse çok zor kopar. Ayrıca bu iplikler kesinlikle esnemez, yani bir yere takılıp boynu sıkma durumu yaşanma riski yok.
Ek olarak, her boncuk arasında ayrı ayrı düğüm var, bu sayede olur da kopsa dahi tanecikler dağılmıyor. Dolayısıyla yutulma gibi bir risk oluşturmuyor. Fakat tabii her yabancı madde gibi bebekler her şeyi bir tehlikeye dönüştürebiliyorlar. Dolayısıyla bebeklerimiz gözetim altında değilken ve gece yatarken çıkarılmasını tavsiye ediyorum. Güvenlik konusunda endişelenen aileler için ise kehribarı nasıl kullanmaları gerektiğini detaylı anlatan bir kullanım kılavuzu gönderiyorum.
Eğer şifasından faydalanmak istiyorlarsa mutlaka Baltık kehribarı tercih etmeliler. Baltık Denizi, dünya üzerindeki bilinen en büyük kehribar yataklarına ev sahipliği yapar. Oluşumu 44 milyon yıl öncesine dayanan bu devasa kehribar deposunun meydana gelmesinde, bölgeyi o tarihlerde boydan boya kaplayan yoğun çam ormanları etkili olmuş. Kehribar taşı, temel olarak bitkiler ve ağaçların ürettiği reçinenin fosilleşmesiyle oluşur.
Ağaçların ürettiği reçine parçaları, ekseriyetle ağacın kendisiyle birlikte akarsular ve sellerin etkisiyle deniz tabanına taşınır. Burada sedimentlerle birlikte deniz zeminine gömülen reçine tabakaları, milyonlarca yıl boyunca uygun basınç ve sıcaklık koşulları altında taşlaşır ve fosil özelliği kazanır. Baltık Denizi çevresinde o dönemde yoğun olarak bulunan çam ormanlarının iklimsel değişiklikler ve sıcaklık artışıyla birlikte büyük miktarlarda üretmeye başladığı reçine de aynı şekilde Baltık kehribarının ana maddesidir.
Kehribar taşının kalitesi, içerdiği süksinik asit miktarıyla doğru orantılı olarak artar. Süksinik asit, daha önce de dediğim gibi ağaçlar ve başka bitkiler tarafından üretilen reçinede bol miktarda bulunan organik bir bileşiktir. Baltık kehribarı içerdiği %8’lik süksinik asit oranı sayesinde dünya üzerindeki en yüksek kaliteye sahip kehribar türü olarak literatüre geçmiştir ve bu sebeple tercih edilmelidir.
“Part-time ve gönüllü çalışmanın kurduğum işte bana desteği oldu”
Kadınların iş hayatında aktif rol almasını hayatımın her döneminde çok önemsedim. Lise yıllarımdan itibaren part-time işler olmak üzere birçok yerde çalıştım, birçok projede gönüllü yer aldım. Bu süreçlerde deneyimlediklerimin bugün kurduğum işi yürütebilmemde ve ilerletebilmemde bana güçlü bir desteği oldu. Ancak burada önemli olan şeyin iş kurmak değil işi yürütebilmek ve daha önemlisi, büyütebilmek olduğunu düşünüyorum. Kadın girişimcilere en büyük tavsiyem hayal etmek ile başlayan süreci gerçekleştirebilmek için yılmadan, bıkmadan araştırarak ve gönülden çalışarak yollarına devam etmeleri.
Eklemek istediğin bir şey var mı?
Yer verdiğin için çok teşekkür ediyorum. Bebeğini sağlık, huzur ve mutlulukla büyütmeni diliyorum.
Beneklifil’in tüm ürünlerine bu sayfadan ulaşabilirsiniz.
Ayrıca Beneklifil’i Instagram hesabından da takip edebilirsiniz.
Fotoğraf: Unsplash / Christian Hermann