Türk Sineması yurt dışında gerçekleşen festivallerdeki yükselişini hız kaybetmeden sürdürüyor. Dünyanın en önemli festivallerinden biri olan Montreal Dünya Film Festivali’nde bu yıl 5 Türk filmiyle boy göstereceğiz. Filmlerimiz, bu yıl 34.’sü düzenlenen festivalin ‘Dünya Sinemasına Bakış’ bölümünde izleyiciyle buluşacak. 6 Eylül’de sonlanacak festivalde toplamda 400 film gösterilecek. Peki festivalde hangi Türk filmleri yer alıyor?
29 Eylül’de Türkiye’de gösterime girecek “Turquaze” bu filmlerden biri. Yönetmenliğini Kadir Balcı’nın üstlendiği filmde babaları vefat eden üç erkek kardeşin hikayesini anlatılıyor. Bu üç kardeşten her biri farklı özelliğe sahip. Kardeşlerin en küçüğü olmasına rağmen baba rolünü üstlenen Bora kirli işlere bulaşıyor. Fakat senaryo ortanca kardeş Timur etrafında dönüyor. Timur, bir zamanlar babasının rüyası olan bir müzik bandosunda trompet çalmaya çalışıyor. Anlaşılan naif bir aile öyküsü izleyeceğiz.
Festivaldeki filmlerden bir diğeri ülkemizde de 2009’un sonunda gösterime giren fakat pek de rağbet görmeyen bir Serdar Akar filmi; “Gecenin Kanatları”. Başrollerinde Beren Saat, Murat Ünalmış ve Erkan Petekkaya’nın rol aldığı film daha çok Beren Saat’in galaya katılmamasıyla konuşulmuştu.
1 Ekim’i heyecanla beklememe sebep olan Selim Demirdelen’in filmi “Kavşak” da festivalde gösterilecek. Güven Kıraç, Sezin Akbaşoğulları, Umut Kurt ile Cengiz Bozkurt’un oynadığı filmin konusu şöyle: Güven, bir muhasebe şirketinde şef olarak çalışmaktadır. Mutlu bir evliliği, her şeyden çok sevdiği bir kızı vardır. Kızı da ona çok düşkündür. Güven sıradan bir günün ardından şirketten çıkar, otobüse biner. Evinin bulunduğu ıssız sokak boyunca yürür, oturduğu üç katlı apartmanın önüne gelir. Dairesine girer, üstünü çıkarır, yüzünü yıkar, salondaki kanepeye oturur. Salon boştur. Ev boştur.
2009’un sonlarında az sayıda salonda gösterime girdiğinden çoğumuzun bilmediği Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu’nun yönettiği “Orada” da festivalde gösterilecek. Filmin başrollerinde Dolunay Soysert, Sinan Tuzcu, Erol Günaydın ile Füsun Erbulak bulunuyor. Her ne kadar henüz izleyemesem de, ilgi göreceğine inandığım filmin konusu şöyle: 65 yaşındaki anne, huzurevinde yaşamına son vermiş, 36 yaşındaki abla annesinin vefatıyla sarsılmıştır. 32 yaşındaki erkek kardeş de yıllardır dönmediği ülkesine dönmüştür. Abla-kardeş annelerini defnederler, Büyükada münzevî bir yaşam sürmekte olan 71 yaşındaki babalarını bulurlar. Bir araya gelen aile fertleri, o güne dek konuşamadıklarını konuşurlar.
Cannes Film Festivali’nden ödülle dönen Serge Avedikian imzalı “Hayırsız Ada“, Montreal’de gösterilecek iddialı Türk filmlerinden. “Hayırsız Ada”, Haziran ayında ülkemizde düzenlenen Documentarist’te gösterilmişti. Filmin en büyük özelliği animasyon olması. Filmin prodüksiyonu Ron Dyens, Aurelia Previeu, Helene Vayssieres, Xavier Julliot ve Osman Kavala’ya ait. Sıra dışı bir üslupla anlatılan filmde 1910 yılı İstanbul’u anlatılıyor. Dönemin yeni hükümeti batılı bir sosyal hayat tarzını model almaktadır. Yetkililer şehrin sokaklarında dolaşan köpeklerden kurtulmak için Avrupalı uzmanlardan görüş alırlar. Ancak sonunda, İstanbul’da yaşayan 30.000 sokak köpeğini kendi yöntemleriyle ortadan kaldırmaya ve ıssız bir adaya sürmeye karar verirler.
Umarım gösterilen tüm filmlerimiz büyük alkış alır.