Cem Yılmaz’a ilk kez kahkalarla gülmek

Geçtiğimiz günlerde Cem Yılmaz’ın “CMYLMZ Soru & Cevap DVD”sinin çok çok komik olduğunu birkaç yerde birden okuyunca dayanamadım, aldım. Kendimi gülmeye programlamadım. Gayet eleştirel bir gözle izlemeye başladıktan yarım saat kadar sonra birkaç tebessümle ortama ısınmaya başladım.

Bir komedyene kendimden geçerek güldüğümü hatırlamıyorum. Daha doğrusu herhangi bir komedyen benim için bir bütün olarak komik değildir. Kimi zaman esprilerine çok güldüğüm bir kişinin, bir bakarsın bir diğer halinde “Bu neydi şimdi?” diye bir hale bürünebilirim. Çoğunluk Cem Yılmaz’a bayılır mesela. Ben yeri gelir Beyaz’a da gülerim, yeri gelir Okan Bayülgen’e de. Anlık, zeki esprilerdir gülmek için kriterim esasında. Fakat sıklıkla beni güldürmeyi başaran tek isim Cem Yılmaz sanırım. Bunun farkında olmama rağmen henüz stand up ve filmlerinin birçoğunu da izlemedim. Fakat standardın üstünde olduğuna hep inandım.

Geçtiğimiz günlerde Cem Yılmaz’ın “CMYLMZ Soru & Cevap DVD”sinin çok çok komik olduğunu birkaç yerde birden okuyunca dayanamadım, aldım. Kendimi gülmeye programlamadım. Gayet eleştirel bir gözle izlemeye başladıktan yarım saat kadar sonra birkaç tebessümle ortama ısınmaya başladım. İki saatlik DVD’nin son bir saati ise gülmekten yerle bir olmuştum diyebilirim.

Soru & Cevap DVD’si Cem Yılmaz’ın Boğaziçi, Maltepe, Kadir Has, Bilkent, Bahçeşehir ve Anadolu Üniversiteleri’ni ziyaret edip onlarla hoş beş ettiği görüntülerden oluşuyor. DVD’nin başında da şöyle anlatıyor Cem Yılmaz: “Hepinizden bir imza aldık bunun nedeni, bu görüntüler kaydedilecek ve ileride bir gün bir sorun çıkmasın diye önlem almaktı. Çünkü buna benzer bir şey yaşadım. Daha meşhur olmadığım dönemler. Leman’da yeni sahneye çıkmaya başlamışım. İnsanlara sormuşlar, ‘Cem Yılmaz’ı tanıyor musunuz?’ diye. Adam da, ‘Yok’ demiş. Sonra o adam yıllar sonra gelip bana dava açtı, ‘Beni insanlara yanlış tanıttınız. Ben sizi tanıyorum’ diye.”

Tabii yazılı anlatınca bilmiyorum ne kadar ilgi çekici geldi ama Cem Yılmaz’ın anlatış tarzı bir başka. DVD’de dikkatimi çeken en önemli şey de, aslında Cem Yılmaz’ın çok başarılı bir taklit ustası olduğuydu. Bir anda dalga geçmek adına bambaşka hallere bürünüp, ses tonu ve mimikleriyle gerçekten inanılmaz bir Amerikan aktörüne dönüşebiliyordu mesela. Ve hiç de üzerinde kötü durmuyordu bu haller.

Üniversitelilerin sorduğu sorular tabii bolca kırpılmıştır eminim. Ama genellikle az soru ve bol Cem Yılmaz monologu vardı. Enerji mühendisliğinde okuyan bir kızla eğlenirken, bu bölümde okuyanları tasvir ederken bir gece kulübünde kopan bir genci canlandırması benim en güldüğüm yerdi mesela. Bir de özel hayatıyla ilgili sorulan sorulara da, “Abicim ben senin özel hayatını merak ediyor muyum? Var mı hayatında biri?” dediğinde, öğrenci “İdare ediyoruz” gibi bir cevap verdiğinde Cem Yılmaz’ın verdiği cevapla birlikte düşünün şamatayı..

Daha fazla anlatmasam iyi olacak. İzleseniz iyi edersiniz.