‘İran’dan Sesler’ için salt ‘ses’ demek doğru değil bana göre. Orada bir ‘çığlık’ var. İran’da hak ihlaline dair yaşananlar radyo oyunları ve sahne okuması ile Açık Radyo ve Kumbaracı50’de.
İran’da olan biteni tüm gerçekliğiyle okuyup göremiyoruz belki ama bu bahsedeceğim hikayeler gerçek. İlk oyunu (25 Ekim) izleyebilen şanslı azınlıktanım muhtemelen. Zira kapıda tahiminimden fazla bir kalabalık vardı ve dışarıda kalanlar oldu ne yazık ki.
Sahneye çıkan Ayça Damgacı, Güray Dinçol, Şehsuvar Aktaş ve Murat Karasu, Aşk Çocuğu için sahnedeydi. Oyun okuması sadece kağıttan okuyorlar gibi gelebilir ama bu isimler, acı hikayeleri hissederek okudu. Aşk Çocuğu’nun konusu şöyleydi: Adam karısını fuhuş yapmaya zorlar. Kadın birlikte olduğu adamlardan birine aşık olur. Kocası zina suçundan dava açar. Kadın ve sevgilisi yargılanır. Kadın sevgilisinden hamiledir. Koca 3 yıl ceza alır. Sevgilisi taşlanarak öldürülmeye, kadın önce 6 ay hapis, ardından 80 kırbaç ve taşlanarak ölümle cezalandırılır.
Kadının başına gelenlerin ‘hiç’ olduğu, görmezden gelindiği bir olay. Kadının adı yok!
Diğer oyun ise,
İsveç’ten Riksteatern’in yürütücülüğünü yaptığı SIDA’nın desteklediği ‘İran’dan Sesler’de bunun gibi tam 8 gerçek hikaye var. Projenin Türkiye ayağında ise Altıdan Sonra Tiyatro var. Altıdan Sonra Tiyatro da, bu projeyi şöyle dillendirmiş: “İnsan haltları ve insan hakları…”
Hak ihlalleri üzerine kaleme alınmış bu gerçek oyunlar Türkiye haricinde İsveç, İngiltere, Almanya’da da radyo oyunu ve sahne okuması olarak sunuluyor.
Diğer oyunda ise, Yiğit Sertdemir (ki kendisi projenin yönetmeni oluyor), Derya Alabora, Gülhan Kadim, Ayşe Selen ve Murat Karasu metinleri okuyor. Bu oyunun konusu da şöyle: Mina Ayubi 17 yaşındadır ve birisini öldürmekten yargılanmaktadır. İçecek almak için girdiği gazete bayiisinde 2 erkek kardeş tarafından tacize uğrar. Kaçar. Küçük kardeş kovalayıp yakalar. Mina yerde bulduğu bir taşı alıp adamın kafasına vurur. Adam ölür. Abisi dava açar ve olayı, kızın onları cinsel olarak kışkırtması ve hırsızlık yapmaya çalışması şeklinde anlatır. Mina, bir kadın tanığın gerçeği görmesi ve anlatmasına karşın olay anında bakire de olmadığı için 18 yaşına kadar tutuklanır ve sonrasında yaşını doldurunca idam edilecektir.
Oyunlar sonrasında ‘İran’dan Sesler’in İsveç’teki yapımcısı Mansour Hosseini ve aktivist Arsham Parsi kısa birer konuşma yaptılar. Bu oyunları yüzlerce oyunlar arasından seçtiklerini söyleyen Hosseini, özellikle en çarpıcı olanları projeye dahil ettiklerini anlattı. Kanadalı gay aktivist Arsham Parsi 2005’te Türkiye’ye geldiğini söyledikten sonra ilginç bir açıklamada bulundu: “Türkiye bizim için önemli. İran’dan çok kişi Türkiye’ye geliyor. Türkiye’ye şeriat gelmesinden çok korkuyorum.” Her iki isim de tiyatrocu Merve Engin’e çok teşekkür etti. Merve, bu projenin Türkiye’ye gelmesinde önemli rol oynayanlardan biri.
Radyo oyunlarını 8 ve 15 Kasım Salı günleri saat 18:30’da Açık Radyo’da, aynı tarihlerde 20:30’da Kumbaracı50’de izleyebilirsiniz.
Altıdan Sonra Tiyatro ve Kumbaracı50’den aldığımız bilgilere göre sahne okumaları ilerleyen günlerde www.irandansesler.com adresinde yayınlanacak. Fakat canlı izlemenin farkını anlatmama gerek yok herhalde.
Sahne Okumaları Programı şöyle:
8 Kasım Salı 20:30
Gözaltı
Anlatıcı:
1. Adam: Onur Tuna
2. Adam: Arda Çetinkaya
2. Sorgucu: Onur Kahraman
Seni Seviyorum, Hoşça kal
Anlatıcı: Sezgi Mengi
Rafat: Semah Tuğsel
Polis 1: Arda Çetinkaya
Polis 2: İsmail Sağır
15 Kasım Salı 20:30
Oyuncu
Saravi: Şebnem Sönmez
Yönetmen: Mehmet Birkiye
Sahne Asistanı: Aslı Can Kortan
Erkek Oyuncu: Erkan Kortan
Kameraman: Murat Kapu
Işıkçı: İhsan Dehmen
Sesçi: Onur Tuna
Kostüm Tasarımcısı: Seda Özen Yürük
Asistan: İsmail Sağır
Reza’nın Hikayesi
Reza: Yiğit Sertdemir
Hamid: Ömer Erzurumlu
Moses: Onur Tuna
Asker: İsmail Sağır
Polis Mem. 1: Murat Kapu
Polis Mem. 2: İhsan Dehmen
Doktor: Erkan Kortan