Yine koca bir yılın nasıl geçtiğini anlamadık belki ama bu yıl da şehirde bizi gülümseten, iyi hissettiren şeyler oldu. Gelin bir bakalım neler yüzümüzü gülümsetmiş… DEVAMINI OKU
Yine koca bir yılın nasıl geçtiğini anlamadık belki ama bu yıl da şehirde bizi gülümseten, iyi hissettiren şeyler oldu. Gelin bir bakalım neler yüzümüzü gülümsetmiş… DEVAMINI OKU
Sanat ve terapinin bir araya gelip iyileştirmesi yeni bir şey değil. Fakat bu aralar -epey ihtiyacımız olduğundan- çizerek, salınarak, yazarak ve dinleyerek de iyileşebileceğimizi bir kez daha hatırlama vakti.
Yaşadığımız ağır günleri atlatmak için sevdiğimiz şeylerden destek almayı düşündüğümde, itiraf etmeliyim ki sanat terapisinin bu kadar etkili olabileceğini tahmin etmemiştim. Kısaca tanımlamak gerekirse sanat terapisi, sanatın farklı dallarını –resim, müzik, yazı, drama- kullanarak kişinin kendini tanımasını ve sorunlarını çözmesini sağlayan bir terapi türü diyebiliriz. DEVAMINI OKU
Kahveyi oldum olası çok sevdim. Lisede sınavlara çalışırken pek olmasa da üniversitede özellikle dikey geçiş yaptığım yıl, kahve tüketimim gözle görülür derecede artmıştı. Çünkü ancak uyumazsam, tüm sınavlara -15 ders- çalışabiliyor; böylece tek dersim kalırsa okuldan atılma riskini de en aza indirmiş oluyordum. Ne yıllar ama! Bu arada, kansızlığımın son derece düştüğü dönem de, o yıllara tekabül ediyor.
Bloguma tüm yayınlanmış haber ve röportajlarımı koyduğumda, çok daha az tasam olacak, eminim. O gün gelmiyor, gelemiyor. Tam ekleyeceğim, yeni bir habere girişmiş oluyorum. “Bu hafta az iş alacağım ve yapmam gerekenleri yapacağım” dediğim hafta, hasta oluyorum mesela. Olsun, işler yoluna girer, bloga yazılar yazılır; önce sağlık olsun deyip bu haftaya öyle başlıyorum. DEVAMINI OKU
Elif Şafak hakkında bir yazı okuyorum. Henüz bitmedi. Aklıma bir şeyler geldi ve okumaya ara verdim. Tutarlı olmaktan bahsedeceğim biraz.
Yazıda Elif Şafak’ın nasıl da aynı anda farklı bir yelpazede gezindiği yazıyor. Bir, Mısır’da teknede evlenirken bir yandan Günter Grass’ın karşısına muhalif kimliğiyle çıkması ve daha birçok ‘şey’ mevzu bahis. “Yetişmediği hiçbir faaliyet, kapsamadığı hiçbir alan yok” diye yazıyor. DEVAMINI OKU
Her kitapçıda onları görmeye çok alıştık: Yetişkinler için stres attıran boyama kitapları. Fakat bir de Doğu felsefesinin meditasyon ve şifa yöntemlerinden biri olan Mandala var. Boyama kitapları ve Mandala arasındaki fark nedir, Mandala nasıl yapılır, nasıl rahatlatır? Hepsi bu yazıda.
Hayatın kaçta kaçını okulda öğrendik ya da öğrendiklerimizin, hayatın ta kendisiyle ilgisi olmadığını ne zaman anladık? Şimdi size anlatacağım bu okulu, gerçekten hayatı öğretiyor: The School of Life. DEVAMINI OKU
Gerçekten harika bir yıl mı geçirdiniz? Ne güzel, umarım bundan sonraki yıllarınız daha da iyi olur.
Facebook’un yeni yıl oyuncağını paylaşanları elbette anlıyorum. İnsan geçmiş bir yılına bakınca bir hüzne kapılıyor, güzel şeyler olduysa şöyle bir gülümseyip geçiyor. Ama bu şöyle gerçekleşiyor: Facebook’ta çoğunlukla güzel anlarınızı paylaştıysanız, Facebook onlardan bir derleme yapıyor size. İster istemez geride bıraktığınız yıl, “harika” görünüyor. DEVAMINI OKU
Hikayeler anlatmış Cem Ersavcı kısacık ömründe… Fotoğrafla anlatmış çoğunlukla. Bazen alıntılar yapmış yazarlardan. En can alıcı cümlelerin altını çizmiş ve bir şeyler demeye çalışmış… DEVAMINI OKU
Tatlı sokaklarını gezdiğim, güzel insanlarıyla sohbet etme şansı bulduğum Yeldeğirmeni ve Caferağa semtinden geriye kalanları ve özellikle Don Kişot İşgal Evi’ni Haziran ayında TimeOut İstanbul’a yazmıştım. Buyrunuz efenim.