Tiyatro seyircisinin, -iki yılda bir gerçekleştiği için- özlemle beklediği İstanbul Tiyatro Festivali, artık her yıl gerçekleşerek bu hasreti bir nebze olsun dindirecek. “Tiyatro bir kez yaşanır” sloganıyla ‘şimdi’yi vurgulayan festival, 17 Kasım – 4 Aralık tarihlerinde düzenlenecek. 22. İstanbul Tiyatro Festivali’nin yerli ve yabancı oyunlarından göze çarpanları derledik.
22. İstanbul Tiyatro Festivali, şehrin 21 noktasına yayılarak sanatsever bünyelere ilaç gibi gelecek. Bu sene festivalde, yurt dışından 12 ve yurt içinden de 12 olmak üzere 24 topluluğun toplamda 52 tiyatro, dans, performansına şahit olacağız. Tüm bu gösterilerin yanı sıra her yıl olduğu gibi oyun okumaları, söyleşiler, film gösterimleri, atölye çalışmaları ve ustalık sınıfı gibi ücretsiz etkinlikleri de söylemeden geçmeyelim.
Yurt dışından misafirler
22. İstanbul Tiyatro Festivali’nin bu yıl merakla beklenen yapımlarından ilki, Hamlet. Hamlet’i birçok kez farklı yorumlarla sahnede izledik fakat bu kez izleyeceğimiz şimdikilerden çok farklı olacak. Hamlet | Collage, tiyatrodaki farklı bakış açısıyla isminden söz ettiren Kanadalı tiyatro ve sinema yönetmeni Robert Lepage’ın Moskova’nın yenilikçi tiyatrosu Theatre of Nations’la ilk iş birliği olacak. Oyunun başrol oyunculuğun ise ünlü Rus oyuncu Evgeny Mironov üstleniyor. Mironov, fizik kurallarını alt üst eden bir küp içerisinde 11 Hamlet karakterini canlandıracak. Ustalıkla sahneye konacak bu yorumu, seyirciler olarak heyecanla bekliyoruz. 22, 23 Kasım / Zorlu PSM / 20.30
22. İstanbul Tiyatro Festivali’nde bu yıl, Yunan tiyatrosunun yaşayan efsanesi olarak nitelendirilen Theodoros Terzopoulos’un üçlemesi tamamlanıyor. Geçen yıl Encore’u seyirciyle buluşturan festivalde bu yıl üçlemenin ilk oyunu Alarme ve ikinci oyunu Amor sahnede olacak. Terzopoulos’un festivalle iş birliği 1990’lı yıllara dayanıyor. Her İstanbul’a gelişinde buradaki seyirciyi etkilemeyi başaran yönetmen, üçlemenin ilk oyunu Alarme’da, iki kadın arasındaki çatışmaya, aralarındaki resmi yazışmalardan yola çıkarak sahneliyor. 28, 29 Kasım / Zorlu PSM Studio / 18.30 Üçlemenin ikinci oyunu Amor’da ise sahnede ilginç bir açık artırmaya şahit olacağız. Roller, aksesuarlar, duygular, hatıralar ve hatta beden parçalarının satıldığı bu açık artırma; kısa süre sonra küresel çağ krizine dönüşecek kadar güçlü bir anlatıya dönüşecek. 21 Kasım / Zorlu PSM Drama Sahnesi / 20.30
Yurt dışından gelen konuklar arasında dünya festivallerinin vazgeçilmez topluluklarından Nederlands Dans Theater 1 de var. Sadece koreografileriyle değil, müzik seçimleri, yenilikçi sahne ve ışık tasarımlarıyla da oldukça etkileyici bir şova hazır olmalıyız. 16 farklı ülkeden yetenekli dansçılarıyla güncel sanatın geleceğini belirleyen NDT, dört bölümlük bir dans gösterisi ile festivalin en önemli konuklarından. 28, 29 Kasım / Zorlu PSM Ana Tiyatro / 20.30
Yönetmenliğini 1990’ların hip-hop sahnesinden anımsayacağınız Mourad Merzouki’nin üstlendiği Pixel’de ışığın ve dansın sınırlarını zorlayan bir performans izleyeceğiz. Pixel’de hip-hop ve video sanatının birlikteliğinden doğan göz kırpmadan izleyeceğimiz bir koreografi ortaya çıkıyor. Dansçıların üç boyutlu sahnelemede yaratılan sanal malzemelerle harekete geçişini izlemek için sabırsızlanıyoruz. 3, 4 Aralık / Zorlu PSM Ana Tiyatro / 20.30
Yerli oyunlar: Bizi bize anlatanlar
Türkiye’den topluluklar bu yıl da, birbirinden heyecanlı projelerle karşımızda olacak. Bunlardan ilki Yusuf Atılgan’ın unutulmaz eseri Anayurt Oteli’nden Firuze Engin’in sahneye uyarladığı Zebercet olacak. Kerem Ayan’ın yönetmenliğini, Mehmet Ergen’in dramaturgluğunu üstlendiği oyunu sırtlayan isim ise, son yıllarda başarılı oyunculuğuyla dikkat çeken isim Halil Babür. 27, 28 Kasım / Oyun Atölyesi / 20.30
Sevim Burak’ın Sahibinin Sesi de bir edebiyat uyarlaması olarak sahnelenecek bu yıl. Yönetmen İskender Altın’ın yorumuyla sahnelenecek oyunda, Burak’ın tüm metinlerinden ve hayatından etkiler hissedeceğiz. 2 Aralık / 15.00, 3 Aralık / 20.30 / Üsküdar Tekel Sahnesi
22. İstanbul Tiyatro Festivali’nin merakla beklenen oyunlarından biri de başrolünü Haluk Bilginer’in üstlendiği Kral Lear. Shakespeare üzerine uzun mesailer yapan Bilginer’in bu performansı merakla bekleniyor. 19 Kasım / Zorlu PSM Drama Sahnesi / 20.30
Türkiye’nin başarılı kalemlerinden Gülce Uğurlu da, festival için Misafir adlı oyunu yazdı. Dramaturji ve rejisini Ata Ünal’ın üstlendiği oyun, çağın en büyük göç dalgasına Türkiye’den bir bakış atıyor. Ortadoğu’dan yola çıkıp Türkiye üzerinden Batı’ya göç etmek isteyenlerin acıtan hikayelerini bir de sahnede izleyeceğiz. 29, 30 Kasım / Moda Sahnesi / 20.30
Festivale ilk kez ev sahipliği yapacak Abud Efendi Konağı’nda, çağdaş dans sanatçısı Tuğçe Tuna’nın konsept, koreografi ve yönetimini üstlendiği 45’lik sahnelenecek. Sultanahmet’in özgün mekanlarından biri olan bu konakta, muhtemelen akıllara kazınacak bir performans izleyeceğiz. 18 Kasım / 18.30, 20.30, 19 Kasım / 20.30 / Abud Efendi Konağı
Flaman seçkisi’nde bir Gece Sempozyumu
Festivalin, Belçika Merkezli Platform 0090 arasında uzun yıllara dayanan iş birliği, bu yıl da Türkiyeli sanatçıların katılımıyla devam ediyor. Bu yıl Flaman Kültür Bakanlığı’nın desteğiyle seyirciyle buluşan beş oyun, Türkiye’ye dair konuları barındırıyor ve Flaman Seçkisi başlığı altında sunuluyor. Bu oyunlar arasında öne çıkan yapım ise, Gece Sempozyumu. Kurumsal çerçevesini oluşturup yöneten Mesut Arslan, bu oyunu Eric De Volder’in metninden sahneye uyarlıyor. Arslan, bu oyunla tarih boyunca insanların sistemlerden daha çok birbirine zarar verdiğini ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Oyunun başrollerinde ise; Güven Kıraç, Derya Alabora, Serhat Kılıç ve Mert Fırat gibi isimler bulunuyor. 24, 25, 26, 27 Kasım / Zorlu PSM, Sky Lounge / 21.00
Festivalle ilgili daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Bu haber Vogue Türkiye Kasım 2018 sayısında yayımlanmıştır.
