Film Festivali ile Tiyatro Festivali arasında gerçekten nefes alınacak bir vakit var. Tiyatro Festivali bitince de Caz başlıyor. Neyse ki sanat bir şekilde devam ediyor.
Başlıkta “Umarım görebilirsiniz” derken, biletlerin çoğu tükendi demek istedim. Kalanlar da pahalı gelebilir. Zira yabancı oyunlar cidden pahalı. Ama yurtdışında oyun izleme şansınız yoksa o zaman gelmişken bir oyun izlemeli diye düşünebilirsiniz. Yerli oyunlarsa zaten sezondaki fiyatlarıyla aynı.
19. Tiyatro Festivali için bu ay Istanbul Art News Magazine’e yazdığım yazının haricinde izlemeyi planladığım oyunları yazacağım buraya. Twitter’da sordum, “Tiyatro Festivali’nde Mutlaka İzlemeniz Gereken 10 Oyun yazısı yazsam, kaç kişi gider?” diye. Bayağı ilgi gördü. Dolayısıyla bu yazıyı yazmak farz oldu.
Festivalde birçok tiyatrocu arkadaşımın, heyecanla beklediğim yepyeni oyunları var. Gezi direnişinin tiyatroya nasıl yansıdığını da bazı oyunlarda göreceğiz mesela… Yerli oyunların büyük kısmı sezonda da sahnelenecek, kaçırırsanız üzülmeyin. Ama yerinizde olsam festival heyecanına dahil olup izlerdim!
Festivalin bence görülmesi gereken oyunlarını “nedenleriyle” şöyle seçtim:
(Oyunlar festival takvimine göre sıralanmıştır.)
Ne Yaptıysak Nafile…
Dün akşam izledik. Bu akşam bir gösterim daha var. Polonya Tiyatrosu TR Warszawa’nın yapımı olan oyun 1983 doğumlu Dorota Maslowska’nın kaleminden çıkma. Daha önce hiç böyle bir üslup izlememiştim. Zor bir oyun ama derdi var, çok da özgür yazılmış. Yönetmen Grzegorz Jarzyna’nın sahneleme tekniği ise, Muhsin Ertuğrul Sahnesi’ne çok yakıştı, gözümüzü alamadık.
10 Mayıs, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, 20.30
Maşenka
Didaskali Tiyatro ekibinin iki oyununu da yakalamış şanslı azınlıktanım. Kendine has bir üslubu olan ekip, kesinlikle kaliteli ve kaçırılmaması gereken oyunlar yapıyor. Kadroda oyunculuğunu beğendiğim Esme Madra, Emre Yetim ve Nadir Sönmez bulunuyor.
10-11 Mayıs, karaköy ikincikat, 18.30
İstenmeyen
Festivalin en merak ettiğim yerli oyunlarından. Sessiz sakin mükemmel işler yapan Ceren Ercan ve Gülce Uğurlu kaleme aldı, Ceren yönetiyor da. İçinde Gezi ve Tahrir Meydanı geçen oyun diyeyim, heyecanlanın. Oyuncular ise şahane: Bedir Bedir, Deniz Celiloğlu, Gülce Uğurlu.
Aldatma
Mesut Arslan’ın yöneteceği oyun, İstanbul Tiyatro Festivali’nin yapımcılığını üstlendiği oyunlardan. Yazarı Harold Pinter. Pinter’ı severiz. Oyun tanıtımındaki şu cümleye vuruldum: İnsanlar yalnızca insanlar tarafından değil zaman tarafından da aldatılırlar
14-16 Mayıs arasında, Moda Sahnesi, 18.00 ve 21.00
Nosferatu
Polonya TR Warszawa’nın festivaldeki bir diğer oyunu. Şu cümleye vuruldum: Oyun, insanın doğasına derinden kök salmış, açıklanamayana karşı duyulan korkuyla dünyamızın vardığı, pek gururlu ve kendinden emin görünen bilimsel, teknolojik ve dijital seviye arasındaki çatışmayı ele alıyor.
13-14 Mayıs, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, 20.30
Kral (Soytarım) Lear
Ne yazdıysa hayran kaldığımız Yiğit Sertdemir, sahneye uyarladı ve yönetti. Shakespeare’in 450’nci doğum yılına özel oyunlar kapsamında gösterilecek. Kadro da cillop: Tomris İncer, Güven Kıraç, Berkay Ateş, Demet Evgar, Okan Yalabık, Sezin Akbaşoğulları, Umut Kurt.
15-16 Mayıs, Üsküdar Tekel Sahnesi, 20.30
Makas Oyunları, Kısa Oyunlar Projesi
DOT ne yaptıysa sevdik ama Gezi direnişinden sonra sahneye koyduğu “çoksesli” oyunlarla iyice kalbimize işledi. Hakan Günday, Berkun Oya, Ayfer Tunç gibi isimlerin kısa oyunları var. Yönetmenler Hannah Price, Murat Daltaban. Ve DOT’un tüm yıldız oyuncuları: Ece Dizdar, Ezgi Bakışkan, Gizem Erdem, Gizem Güçlü, İbrahim Selim, Mert Öner, Murat Daltaban, Pınar Töre, Serkan Altunorak, Su Olgaç, Tuğrul Tülek.
16 ve 20 Mayıs 18.30, 18 Mayıs 15.00, DOT
Çürük Temel
Darülbedayi’nin sahnelediği ilk oyun olarak tarihe geçmiş. Yönetmen Engin Alkan ve yalnız bir oyunda izleme şansı bulduğum Mert Tanık oyunculardan biri.
17-18 Mayıs, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, 20.30
Tatyana
Biriken’in yeni işi, dolayısıyla heyecan verici. Ayrıca çok sevdiğim arkadaşlarım Yelda Baskın, Pınar Göktaş, Defne Halman ve gelecekte ismini çok duyacağımız Ahmet Yaşar rol alıyor. Ayrıca Meral Çetinkaya gibi bir üstad da oyunun merak çıtasını yükseltiyor. Anton Chekov, Aleksei Sergeyevich Suvorin’in yazdığı oyunu uyarlayan ve yönetenler de biriken’in mimarları Okan Urun ve Melis Tezkan.
18 Mayıs 20.30, 19 Mayıs 15.00, Üsküdar Tekel Sahnesi
Bir Halk Düşmanı
Bir önceki festivalde ‘Hamlet’ yorumuyla kendine hayran bırakan Thomas Ostermeier yönetiyor. Üstelik zaten Henrik Ibsen oyunu.
27 ve 29 Mayıs arasında, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, 20.30
İki Kapılı Ev
EKİP’in oyunlarına gözü kapalı gidebilirsiniz. İçeriden biraz bilgi verelim! Bu oyunda çok eğleneceğiz! Sadece EKİP oyunu olduğu için merak ediyorum!
28-29 Mayıs, Moda Sahnesi, 20.30
Fü
Murat Mahmutyazıcıoğlu’nun ilk yazdığı ama sahneye konacak ikinci oyun. Asmalı Sahne’de sahnelenen ‘Şekersiz’ oyunuyla en sevdiğim öykücüler gibi kalbimde ayrı bir yere yerleşen bu oyunun sürpriz isimleri de var: Deniz Türkali ve Serra Yılmaz!
30 Mayıs 20.30, 31 Mayıs 15.00, Üsküdar Tekel Sahnesi
Bir Yaz Gecesi Rüyası
Sadece Baltık Dans Tiyatrosu topluluğu desem yeterli. Müthiş bir gösteri olacak!
31 Mayıs, 18.00 ve 20.30, Muhsin Ertuğrul Sahnesi
Kalem
Didem Kaplan’ın kaleme aldığı Şiddet Üçlemesi’nin üçüncü ve en çok merak ettiğim oyunu festivale kısmetmiş. ‘Ayna’ ve ‘Şeker’ gibi önce kadın, sonra çocuk cinayetlerine parmak basan oyunların ardından ‘Kalem’, düşünce özgürlüğünü ele alacak. Çook merak ediyorum!
3 Haziran 20.30, 4 Haziran 18.30, Salon İKSV
Aşk ve Faşizm
Yeşim Özsoy Gülan ne yapsa izlemeli. Şimdi de ilginç bir projeye imza atmış. Dünyadan farklı oyun yazarları Gianina Cărbunariu, Linda Mclean, Yeşim Özsoy Gülan, Helena Tornero’nun ortak çalışması. Projede Elif Ürse, İncinur Daşdemir ve Sanem Öge gibi oyunculuğunu hayranlıkla izlediğim isimler bulunuyor.
21-22 Mayıs, Moda Sahnesi, 20.30
Proust-Pamuk-Bellek
Marcel Proust ve Orhan Pamuk’un romanlarından uyarlanan oyunun dünya prömiyeri yapılacak. Bir de konu bellek olunca oraya bir bakmalı.
3-4 Haziran, Muhsin Ertuğrul Sahnesi, 20.30